Zeki Demirkubuz'a eğilmeye karar verdiğimde, her gün bir Demirkubuz filmi izliyordum. İçeriden sadece filmlerin seslerini duyan annem "manyak bu la, her gün aynı filmi izliyo" demişti kardeşime. Auteur olmakla ilgili yazımda bundan bahsetmiştim. 23 Aralık 2008'de de şöyle bir yazı yazmıştım. Bir buçuk sene sonra bugün nihayet Kıskanmak'ı izleyebildim. İtiraf etmek gerekirse filmi izlerken acaba laflarımı yutuyor muyum yoksa yutmuyorum diye gidip geldim. Hala karar veremedim. Evet bu, kesinlikle iyi bir film ama bir Demirkubuz filmi mi değil mi karar veremiyorum. Hiç yapmadığı şeyleri yaptı Zeki Demirkubuz Kıskanmak'ta.
1- İlk defa bir dönem filmi çekti. Çok da ayrıntılı düşünmeyerek, Türkiye'de çekilmiş başarılı bir dönem filmi hatırlamıyorum ben. Belki biraz Salkım Hanımın Taneleri. İstanbul Kanatlarımın Altında'da kocaman tuvaller boyanarak eski İstanbul havası verilmeye çalışıldığını düşünürsek, bu durumu kolaylıkla teşhis edebiliriz. Zeki Demirkubuz'un da en önemli özelliği günümüz dünyasında geken, gerçekçi, sert filmler çekmek. Hala bir dönem filminin bir Demirkubuz filmi olamayacağını düşünüyorum. Çünkü bir dönem filmi Zeki Demirkubuz'un karşı olduğu "sinema hilelerine" çok başvurur. Etkileyici olmak için -mış gibi yapmak zorundadır, bu da Demirkubuz'un sinema anlayışına ters düşer.
2- İlk defa müzik kullandı. Müziği de sinema hilelerinden biri olarak görür ve bugüne kadar hiç kullanmamıştır. Burada kasttettiğim müzik kullanımı sahne içerisinde bir dekor gibi kullanılan müzik değil; bir duyguyu ifade etmek, seyirciyi alıp başka diyarlara sürüklemek için arka fonda çalan müzik kullanımı.
3- Sevişme sahnesi. Sanırım Yazgı'da ima yoluyla bir şeyler vardı. C Blok'u da kendi deyimiyle yol haritasını aradığı bir film olarak kabul edersek, ilk defa sevişme sahnesi kullandı Zeki Demirkubuz.
4- Kıyıda köşede kalmış insanları değil, şehrin ileri gelenlerini işledi. Burjuva ahlakını masaya yatırdı.
5- Görsellik numaralarına başvurdu.
6- İlk defa afişte photoshop uygulamasına yer verdi.
Görüldüğü gibi Demirkubuz için bir çok ilki barındırıyor Kıskanmak. Amacım onu yargılamak, niye böyle yaptın demek değil. Herkes ve herşey gibi Demirkubuz da değişiyordur muhakkak. Teknik unsurlar göz önünde bulunduruluduğunda bir Demirkubuz filmi olmadığını düşündüğüm Kıskanmak, hissiyatta katıksız bir Demirkubuz filmi. Bundan sonra sinema yazılarında sıkça okuyacağımız üzere Kıskanmak'ın Senihası tam bir Demirkubuz karakteri. Kuşatılmışlıkla yaşıyor. Demirkubuz filmlerinde olduğu gibi kötülüğü temsil ediyor, ama infaz edilmiyor.