16 Ocak 2011
"Kara Köpekler Havlarken" (2009)
Bir gün önce izlediğim ve beğendiğim "Çoğunluk" adlı filmle bazı benzerlikler taşımasına rağmen sevemedim "Kara Köpekler Havlarken"i. Mehmet Bahadır Er'in bu ilk filmi sokağa kamerasını yönelten, alternatif hayatlar üzerine kelam eden bir film olduğu iddiasında. Gerçekten de İstanbul Çeliktepe gibi lümpenizmin en yoğun yaşandığı, sürekli bir şeylerle mücadele eden insanların bulunduğu bir yerde ve çoğunlukla sokakta geçiyor film. Faça Şahin'i olan deli dolu bir bitirimle biraz daha aklı başında gibi duran başka bir bitirimin bir alışveriş merkezinin güvenlik işini almak istemesi ve mahallede orda burada başlarına gelen olaylar işleniyor. Bir önceki yazımda da belirttiğim gibi Türkiye bir AVM çöplüğü oldu artık. Sayıları 220'yi aşan bu parıltılı mekanlar insanlara ihtiyaç duymadığı veya alamayacağı şeyleri satmak için tasarlanmıştır. Bunun yanında, 2004 yılında çıkan Özel Güvenlik Kanunu'nu takiben hali hazırda ülkemizde 170 bin civarı özel güvenlik elemanı istihdam edilmekte. Bu sayı 134 ülkenin ordusundaki asker sayısından fazla. Bu iki durumdan ben oldukça rahatsızlık duyuyorum ve "Kara Köpekleri Havlarken" bu iki durumu konu ediyor. Bu olguları hakkıyla eleştiremediği için sevemedim filmi. Filmin delikanlı kültüne yaptığı övgü gözlerden kaçmıyor. Böyle bir takım trip kesmeler, ucuz delikanlı numaraları, Erkan Can'ın çizdiği gizemli-hikayesi olan mafya adamı tipi falan filmi lümpen kültürünün karışına değil yanıbaşına koyuyor bence. Tıpkı "Başka Semtin Çocukları" gibi. O filmden bir adım ileride ama "Çoğunluk"un epeyce gerisinde buldum "Kara Köpekler Havlarken"i. İlginçtir iki kötü filmde de Volga Sorgu oynuyor. Filmin bana kattığı en önemli değer artık takip edilecek bir oyuncumun daha olması. Bu arada bu filmin çekimlerinde kötü bir olay yaşandı. Yeterince siyah olmadığı için siyaha boyanan köpeklerden biri alerji sonucu öldü. Yakınlarına baş sağlığı diliyorum. İyi pazarlar.